Erken okul terki ve devamsızlık oranlarının düşürülmesi her ulusun gündeminde olan sıcak bir konudur. Erasmus+ programının başlangıcından bu yana ana önceliklerden biri olması bu konuyu ön plana çıkarmıştır. Bu gerçeğe ek olarak, sadece birkaç ülkeyi veya okulu değil, tüm eğitim camiasını etkileyen küresel bir sorundur. AB düzeyinde birçok tartışmaya konu olmuş ve AB Komisyonu konuyla ilgili tematik çalışma grupları ve seminerler düzenlemiş ve birçok makale veya politika desteği yayınlamıştır. Tüm bu çabaların sonunda, 2013 yılında AB ülkeleri, 2020 yılına kadar ortalama okulu erken terk oranlarını %10’un altına indirmeyi taahhüt etmiştir. 2015 yılında Avrupa Komisyonu, okul erken terkini azaltma ve okul başarısını artırma konusundaki sonuçlarını yayınlamış ve şunu vurgulamıştır:
“Giderek artarak çeşitlilik gösteren toplumlarımızda, hem eğitim hem de eğitim dışı paydaşların hoşgörü, karşılıklı saygı, eşit fırsatlar ve ayrımcılık yapmama gibi ortak değerleri teşvik etmeyi ve aynı zamanda sosyal bütünleşme, kültürlerarası anlayış ve aidiyet duygusunu güçlendirmeyi amaçlayan ,kapsayıcı ve koordineli yanıtlarına acil ihtiyaç vardır.”
Avrupa Birliği Resmi Gazetesi. Cilt 58, 15 Aralık 2015
Proje uygulamaları neticesinde, son yıllarda tek haneli rakamlardan iki haneli rakamlara tırmanan devamsızlık oranını indirmeyi hedefliyoruz. Amacımızı gerçekleştirmek için önlemleri farklı adımlarda uygulayacağız. Birincisi, anketler aracılığıyla riskli grubu tespit etmeye çalışmak ve çocuk, aile ve yaşam koşulları hakkında daha fazla bilgi edinmek (Önleme). Proje ortaklarının devamsızlığın ilk aşamalarında öğrencileri vardır. Hemen rehberlik faaliyetlerine, aile ziyaretlerine başlayacağız, ilgili tüm öğretmenleri bilgilendireceğiz ve sınıf ortamını yeniden düzenleyeceğiz ve hatta ders dışı etkinliklerden yararlanacağız (Müdahale). Son olarak, dikkate değer bir süre devamsızlık yapan az sayıda öğrencimiz var. Öğrencinin yakın olduğu bir grup öğretmen olarak aile ziyaretleri yapacak, aile ve öğrenci ile konuşacağız; öğrenciyi işyerinde ziyaret edip, işvereni ile konuşup ve durum hakkında daha fazla bilgi alarak sosyal hizmetlerden veya yerel yetkililerden yardım isteyeceğiz. Hatta yetkililerden maddi destek isteyerek bir fon oluşturmaya çalışacağız ve aileyi maddi olarak destekleyeceğiz (Telafi).
AB Komisyonu’nun yukarıdaki paragrafı ile uyumlu olarak, diğer bir amaç; din, etnik köken, aile geçmişi vb. ne olursa olsun tüm öğrencilerin kendilerini rahat hissedecekleri ve birbirlerine yardım edecekleri; tüm öğrenci, veli ve personelin bir araya geleceği; saygının, güvenin, anlayışın olduğu, ayrımcılığın olmadığı ve en önemlisi büyük bir aidiyet duygusunun olduğu kapsayıcı sınıf ve okul ortamları oluşturmaktır.
Projenin beş farklı ülkeden yedi ortağı vardır. Bu yedi ortak içerisinde, bir milli eğitim müdürlüğü, lise ve ortaokul düzeylerinden dört okul, ağırlıklı olarak okulu erken bırakanlara mesleki eğitim veren bir kurum ve okul personeli için derinlemesine mesleki gelişim sağlayacak bir öğretmen eğitim merkezi vardır. Tüm ortaklar, okulu erken bırakma riski taşıyan ve/veya yüksek devamsızlık düzeylerine sahip dezavantajlı gruplarla çalışma konusunda deneyime sahiptir. Her bir ortak, bu sorunu çözmek için yöntemler, önlemler, faaliyetler ve bağlantılar geliştirmiştir. İyi uygulamaların ve proje döngüsü boyunca geliştirilecek uygulamaların değişiminin ilgili kurumlar, öğrenciler, öğretmenler, veliler, paydaşlar üzerinde önemli etkilerinin yanı sıra yerel, bölgesel, ulusal ve uluslararası düzeyde geniş etkileri olacaktır.
Kullanılacak yöntemler çoğunlukla informal ve yaygın öğretim ve öğrenme yöntemlerine dayanacaktır. Bu konuda alışılmış yöntemler denenip başarısız olduğu için okulu daha çekici hale getirmeyi ve yaygın yöntemlerle öğrencilerimizi, velilerimizi ve öğretmenlerimizin motivasyonunu arttırmayı amaçlıyoruz. Ayrıca hedeflerimize ulaşmak için anketler, atölye çalışmaları, beyin fırtınası ve zihin haritalama etkinlikleri, oyunlar, müzik, danslar kullanacağız.
Projenin ulus-ötesi doğası, etkiyi genişletecek ve ona yeni bir boyut kazandıracaktır. Öğretmenler birbirlerinden ve öğretmen yetiştirme merkezinden öğrenerek daha profesyonel ve yetkin hale gelecekler. Öğrenciler, sorunları olanların yalnızca kendileri olmadığını, dünyanın farklı yerlerinde aynı sorunlardan muzdarip başka birçok çocuk olduğunu fark edeceklerdir. Kurumlar uluslararası bir bakış açısı geliştirecek, daha gelişmiş ve öğrenci dostu hale gelecektir. Paydaşlar ve ilgili diğer kurumlar sorun hakkında farkındalık yaratacak, önlenmesine ve çözümüne yardımcı olacaktır.
Genel olarak proje, öğrencilerin Okula Dönüş Yolu üzerinde ölçülebilir, sürdürülebilir ve yaşam boyu devam edecek etkiler ve sonuçlar yaratacaktır.
Way Back to School (2018-1-TR01-KA201-059025) Avrupa Komisyonu’nun desteğiyle finanse edilmiştir. Bu web sitesi sadece yazarların görüşlerini yansıtmaktadır ve burada yer alan bilgilerin herhangi bir şekilde kullanılmasından Komisyon sorumlu tutulamaz.